İlk maçta iki takım için de her şey bitmişti. Formaliteye dönen rövanşta Olimpija ve Galatasaray’ın konsantrasyon sorunu yaşaması normaldi öyle de oldu. 3-0’ın avantajıyla evinde oynayan bir takım için kötü ne olabilirdi diye düşünürken olabilecek en kötü şey oldu. Takıma geri dönen orta sahanın en kilit ve alternatifsiz ismi Torreira kırmızı kart gördü. İşte bu olmadı!
Molde ile oynanacak Şampiyonlar Ligi playoff maçlarında Torreira olmayacak. Üstelik orta sahayı toparlamış, dönen topları rakibe bırakmayan Uruguaylı sezonun en değerli maçlarında yok.
İlk yarıya Kerem Aktürkoğlu saymaktan yorulduğumuz pas hatalarıyla damga vurdu. Çok top ezdi, hep yanlış tercihler yaptı. Mertens de kötüler arasındaydı. Boey’in disiplini elden bırakmayan ileri-geri kuvvetli koşuları Galatasaray için emniyet supabı gibiydi. İcardi de golle döndü. Adam golcü. Ciddi maç ve fiziksel eksikliği var ama işte o kadar zeki ki yapacağı hamleyi top gelmeden hesaplayarak, usta işi vuruşla turu getiren golü attı. Galatasaray için neden bu kadar değerli olduğunu gösterdi.
İkinci yarıda oyana giren Zaha tribünleri topu her ayağına aldığında ayağa kaldırdı. Müthiş kalite. Ona kimler ayak uyduracak asıl mesele bu. Şampiyon ve kadrosunu korumuş bir takımın daha hazır olması gerekir. Ama bu takımın zamana ihtiyacı var. İcardi, Zaha ve Tete’nin tam kapasitelerine ulaşması birkaç ayı bulabilir. Güçlü bir 8 numara da şart. Molde maçları sezona bedel. Aman dikkat!
Yasin Yıldırım
