Trump’ın Kanada ile İşbirliği Çabaları: ABD’nin Savunma Sanayisindeki Yeri

ABD Başkanı Trump’ın göreve başlamasının ardından Kanada ile yaşadığı gerginlikler, gümrük vergilerindeki artışlarla daha da derinleşti. Uzmanlar ise, ABD’nin Çin’in savunma sanayi madenlerindeki hakimiyetini kırmak için Kanada ile işbirliği yapması gerektiğini vurguluyor.

CSIS Şubat Raporu

ABD’li Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi (CSIS), Şubat 2025 raporunda savunma sanayi sistemlerinde kullanılan değerli madenlere odaklandı. Galyum, Niyobyum, Nadir Toprak Elementleri (NTEs), Kobalt ve Tungsten gibi değerli madenler, raporda ele alındı.

Çin’in Hakimiyetini Kırma Formülü

CSIS raporunda yer alan analize göre, Çin’in söz konusu madenler üzerindeki hakimiyeti ABD’nin savunma sanayisi ve ulusal güvenliği için risk oluşturuyor. Bu riski aşmanın önemli yollarından biri ise Kanada ile işbirliği yaparak Kanada’daki maden rezervlerini değerlendirmek.

• Galyum: Yarı iletkenler, elektronik savaş sistemleri, radar için kullanılır. Kanada, bu alanda sınırlı üretim yapıyor ve kapasite artışına yönelik hedefler belirliyor.
• Niyobyum: Jet motorları, hipersonik silahlar, süper alaşımlar için kullanılır. Kanada, Brezilya ve Çin’in ardından ikinci üretici konumunda.
• Nadir Toprak Elementleri (NTES): Hassas güdümlü mühimmat, lazer sistemleri için önemlidir. Kanada, alternatif kaynak olma hedefiyle Saskatchewan’daki tesislerinde çalışmalar yapmaktadır.
• Kobalt: Jet motorları, lityum piller için kritik bir madendir. Kanada, projeleriyle üretimi artırmayı hedeflemektedir.
• Tungsten: Zırh delici mühimmat, denge ağırlıkları için kullanılır. Kanada, rezervlerini geliştirmek için çaba göstermektedir.

Hangi Siyasetler İzlenmeli

CSIS raporunda yer verilen politika önerileri arasında; savunma odaklı maden projelerine hükümet destekli fon mekanizmaları oluşturulması, USMCA anlaşmasına kritik mineraller bölümünün eklenmesi ve sermaye oluşturulması gibi adımlar yer alıyor.

Geçmişteki Modelin Uyarlanması

Uzmanlara göre, ABD’nin ikinci dünya savaşı döneminde Kanada ile geliştirdiği ortaklık modelini günümüze uyarlaması gerekmektedir. Tedarik zincirinin her aşamasında iki ülkenin koordineli adımlar atması, savunma sanayisini güçlendirecek ve Kuzey Amerika’nın jeopolitik konumunu sağlamlaştıracaktır.